Arayın, Yeşil Hayatı Tarayın...
26/05/2011
Plastik Kirliliği ve Lastik Geri Dönüşümü
Dünyanın birçok yerine kıyasla daha temiz olduğunu düşündüğümüz Akdeniz’in atık plastik parçalarıyla dolu olduğunu ve bu plastiklerin denizdeki balıkların beslenme sistemine girerek sofralarımıza kadar ulaşabileceğini hiç aklınıza getirdiniz mi?
Fransız Deniz Araştırmaları Enstitüsü tarafından yapılan çalışma sonrasında, mikro boyuttaki plastik atık parçalarının Akdeniz genelinde 250 milyar civarında olduğu belirtildi. Avrupa’daki birçok kuruluş, bu bulguların endişe verici olduğu konusunda hemfikir. Çalışmaların devamı olarak 2011 yılı boyunca Akdeniz’in farklı noktalarından örnekler toplanarak bunların incelenmesine devam edilecek. Çalışma boyunca toplanan örneklerin, plastik atıkların deniz içerisinde ne kadar büyük bir alana yayıldıklarını anlamamıza yarcımı olacağı kesin.
Denizlerde sadece atık olarak kalmayan ve farklı yollardan yaşam zincirimize giren plastiğin varlığının insan sağlığı üzerindeki etkileri düşündüğümüzden daha kritik. Yapılan araştırmalar, okyanustaki bazı bakterilerin plastik atıklarla beslendiklerini ortaya koyuyor. Laboratuvarda mikroskop altında incelenen küçük plastik atıkların her birinin bakteri yuvası halinde olduğu görüldü. Bu bakteriler, plastikler üzerindeki küçük çukurlarda yaşadıklarından yapıları da zamanla içinde yaşadıkları plastiğin yapısına benziyor. Plastikle beslenen bu bakteriler sayesinde plastiğin denizlerdeki yaşam zincirine girip girmediği ise merak konusundan çok gerçeklik kazanmış bir bulgu.
Denizlerden karaya hareket edecek olursak, ülkemizde toplu taşımacılığın en düşük seviyede kullanıldığını ve nerdeyse her ailenin en az bir arabası olduğunu düşünürsek, araç lastiklerine olan yüksek talebi az çok tahmin edebiliriz. Peki ömrünü tamamlamış lastiklere daha sonra ne olduğunu biliyor muyuz?
Ülkemizde bu alanda henüz bir girişim olmamasına rağmen, Türkiye’de ömrünü tamamlamış lastikler, 2010 yılında onaylanan ''Atık Yönetimi Planı'' kapsamında, lastik üretici ve ithalatçılarının kurduğu LASDER tarafından geri kazanım amacıyla ülke çapında toplanmaya başlanacak. Çalışma kapsamında 2010 yılında, gözardı edilemeyecek bir miktar olan 63 bin ton ömrünü tamamlamış lastik ekonomiye kazandırıldı.
Aralarında Continental, Goodyear, Michelin, ve Pirelli gibi lastik firmalarının yer aldığı LASDER üyeleri, ömrünü tamamlamış lastiklerin toplanması konusunda Çevre ve Orman Bakanlığı tarafından yetkilendirildi. Esas amacı, üyelerinin yenileme pazarına sattıkları lastiklerin oluşturduğu toplam tonajın yönetmelikte belirtilen oranı kadar olan kısmını toplatmak, taşımak, geçici olarak depolatmak, ve öncelikle malzeme geri kazanımı firmalarına ve daha sonra alternatif enerji kaynağı olarak kullanılmak üzere çimento fabrikaları ve enerji üretim tesislerine teslim etmek olan LASDER, insanların bir yerden bir yere ulaşımını sağlamak için lastik sanayicilerinin üzerine düşen görevin yerine getirilmesini mümkün kılıyor.
Kullanıldıkları süre boyunca insan güvenliği ön planda tutularak tasarlanan lastikler, ömürlerini tamamladıkları zaman değişik yollarla tekrardan ekonomiye ya ham madde ya da alternatif enerji ham maddesi olarak kazandırılmalıdır. Bu şekilde hem bu malzemelerin çevreye zarar vermesi engellenir hem de tekrar toplama sayesinde üretime faydalı olmaları sağlanır.
Plan kapsamında faydalı ömrünü tamamlamış, araçtan sökülen orijinal veya kaplanmış, bir daha kullanılamayacak olan lastikler ve üretim sırasında ortaya çıkan ıskartalar “ömrünü tamamlamış lastik”, ya da bir diğer adıyla ÖTL olarak tanımlanıyor. Bu kampanya sayesinde topluma lastiklerle ilgili neler yapılabileceği anlatılmakla birlikte toplum bilincininin arttırılması planlanıyor.
Bu yönetmelik, ÖTL'lerin çevreye zarar vermesini önleyerek, malzeme geri kazanımı ve enerji geri dönüşümü amaçlı toplama ve taşıma sisteminin kurulması, ve yönetim planının oluşturulmasını sağlayacak. LASDER'in 2011 yılı yükümlülüğü 87 bin ton civarında olmakla birlikte, 2012 yılının kotası Çevre ve Orman Bakanlığı ile birlikte kararlaştırılacak.
Peki ÖTL toplama sistemi nasıl çalışmaktadır? Program kapsamında tüm ülke 8 toplam bölgeye ayrıldı. Bu ayrımı gerçekleştirmek için bölge sınırları ÖTL birikim potansiyeli, bölgenin ÖTL tüketim kapasitesi ve coğrafi koşullara göre belirlendi. Çevre ve Orman Bakanlığı tarafından lisanslandırılan Türkiye’nin farklı yerlerinde 13 adet malzeme geri kazanım firması programa dahil edildi. Bu tesislerin toplam ÖTL kapasitesi yaklaşık olarak 150 bin ton olmakla beraber, kullanılabilen kapasitenin 40 bin ton civarında olduğu belirtildi.
Program sonrasında ortaya çıkacak olan ÖTL kaynaklı ürünlerin kullanılacakları alan bulma sıkıntısı da yaşanmayacağı kesin. Bu ürünler, çocuk oyun alanları ve parklar, koşu pistleri, hayvan barınak alanlarının zemin kaplamaları, kaldırım kaplamaları, eğlence ve dinlenme alanları, motor sporları için düzenlenmiş alanlar, okul ve eğitim kurumları, ve tenis oyun sahaları gibi eğlence ve eğitim alanlarında yaygın olarak görülecektir. Bunlara ek olarak, sızdırmazlık sağlanması gereken alanlar, rıhtım, iskele benzeri gemi, tekne yanaşma alanları, kauçuk bazlı çatı kaplama malzemeleri, su tahliye sistemi izolasyon malzemeleri, bidon ve benzeri saklama malzemeleri, çizme ve ayakkabı tabanları, kalıplı-kalıpsız her türlü esnek uygulama alanları, hortumlar, bariyer ve benzeri trafik uygulamaları, drenaj malzemeleri, bina zemin yalıtım malzemeleri, karayolları asfalt katkı malzemesi uygulamaları, dolgu lastikler için kullanım, otomotiv sanayi uygulamaları, ve oto paspasları için de kullanılabilecek.
İster plastik, ister eski lastikler olsun, kullanım ömrünü tamamlayan maddelerin geri dönüşümü ve yeninden kullanıma kazandırılması mümkündür ve ne kadar küçük olursa olsun, her ülke tarafından gerçekleştirilmesi gereken bir yatırımdır.
Çise Ünlüer (29 Mayıs 2011)
ciseunluer@gmail.com
Subscribe to:
Post Comments (Atom)
No comments:
Post a Comment