Gelin biraz geçmişe gidelim ve çok da uzak olmayan Ukrayna’da sadece 28 yıl önce olanları bir mucize eseri unuttuysak hatırlayalım, hatırlatalım.
Günlerden 25 Nisan 1986. Reaktör çalışanları bir deney yaparak ani bir durumda reaktör türbinlerinin ne kadar uzun süre çalışabileceğini ve acil güvenlik sistemine güç sağlayabileceğini ölçmek ister. Bunu görmek için sistemdeki diğer tüm acil güvenlik noktaları sistem dışı bırakılır, buhar akışı durdurulur, ve dolaşım pompaları ve reaktörün soğutma sistemleri yavaşlatılır. Ancak işler hesaplandığı gibi gitmez ve yakıt kanallarının ısınmaya başlaması ile reaktör tümü ile kontrolden çıkar. Normalden çok daha fazla ısınan reaktörde beklenmeyen bir çekirdek tepkimesinden dolayı iki büyük patlama gerçekleşir. Saniyeler içinde reaktörün gücü 7%’den 50%’ye çıkar. Soğutma için kullanılan suya patlamadan dolayı çıkan yakıt parçacıklarının karışması ile su buhara dönüşerek yarattığı basınçla reaktörün tepesini uçurur ve yangınlar başlar. Ertesi gün devam eden çekirdekteki patlamalar katastrofik bir sonuca yol açarak yüksek miktarda radyasyonun atmosfere yayılmasına ve reaktöre kilometrelerce uzakta yaşayan milyonlarca insanın hayatının zarar görmesine neden olur.
Devamını burdan okuyabilirsiniz...
Çise Ünlüer